Düşünen Müzik

Çağımızın en yaygın teknolojik buluşu, bilgisayarlar ile cep telefonlarıdır. Bu aletler anında ve etkin biçimde bizleri dünyaya ve bilgilere bağlar. Bundaki teknik, uzaydaki uydular aracılığıyla olur.

Müzik meslek birliklerinin gündeminde yaşanan en büyük sorun “Ortak Lisanslama Birimi” OLB’nin Dağılması oldu. Bu kararı verenler çok önemli bir hataya imza atmış oldular ve hak takibi yönünden çok ciddi bir kan kaybına sebep oldular.

Bu yazımda Avrupa Birliği ülkelerinde kültür ve sanat etkinlikleri ile bilimsel toplantılara katılacak müzik sanatçılarımızın yurtdışına çıkış sürecinde yaşadıkları sorunları ve bu konudaki gelişmeleri açıklamaya çalışacağım.

Zavallının adı bile tartışmalı. Rebetiko mu, Rembetiko mu? Rebet veya Rembet, istenmeyen insan grubu demekmiş. Anadolu kökenli bu müziği dilediğinizde ilk izleniminiz şu olur: Eee, bu bizim Alaturkaaa…

" Alo ! Alo !.. Beni duyabiliyor musunuz? " diyordu gaipten bir ses... Kaybettiğimiz herşeyin bizden saklandığı yer miydi orası ?

Birbirimizin gözlerine bakıp, sevdiğimizi söylediğimiz o eski günlerde şarkılar ruhun anadiliydi... Dost toplantıları ya da ev partilerinde olanca coşkumuzla yaşadığımız gençlik günlerinde, meğer hazine kadar değerli anılar biriktiriyormuşuz...

O yıllarda muayenehanem Korukent’de idi. Yeşillikler içinde ki kliniğin ayrıca güzel bir de serası vardı. Habibe Hanım temizliğin yanı sıra çiçeklere de bakar, onları sever, sular, konuşurdu…

Albümlerimizde özenle sakladığımız bazı resimler vardır. Durdurulmuş zamanların özelliğiyle birlikte çok şey anlatır, çünkü hayatınızı anlamlı kılan emek verdiğiniz güzelliklerdir.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu Genel Konferansı (Unesco), 23 Eylül-28 Ekim 1980 tarihli Belgrad Toplantısının 21. Oturumunda, üye ülkelerde uygulama birliği sağlamak amacıyla ve sanatçının statüsü konusunda bütün sanatçılar için geçerli olmak üzere...

7 Haziran 2019’da, bu sitede yayınlanan yazımın başlığı “Sanatçı olmanın dayanılmaz ağırlığı” idi. Nedeni ise, Alpay hakkında açılan bir soruşturma, onu yalnız bırakmamak gereğinin altını çizmek.